Anadolu’da tespit edilmiş zeytinyağı ve şarap üretimine ait arkeolojik verilerin bir arada değerlendirilmesinin hedeflendiği sempozyumda, antik dönemde Anadolu’da zeytinyağı ve şarap üretimi, arkeolojik kazılarda ya da yüzey araştırmalarında tespit edilen zeytinyağı/bitkisel yağlar üretim donanımları, şarap üretim donanımları ve tahıl işleme donanımları ve bunların tipolojileri, zeytinyağı ve şarap üretimiyle bağlantılı, bölgesel yerleşim ve üretim ilişkileri, bölgesel ya da yerel üretim kapasiteleri, ticari bağlantılar, üretim nakliyeleri, nakliyede kullanılan donanımlar, anadolu ve diğer bölgeler arasındaki üretim donanımlarının benzerlikler ya da farklılıklar gibi konular ele alınıyor.
Sempozyum açılışında bir konuşma yapan Üniversitemiz Arkeoloji Bölüm Başkanı ve KAAM Müdürü Prof. Dr. Serra Durugönül, merkez olarak kuruluşlarının onuncu yılında altıncı sempozyumu düzenlediklerini belirtti. Amaçlarının belli bir konuda çalışan arkeologları toplantılara davet ederek, konuları birlikte tartışmak ve toplantılardan çıkacak sonuçları bir araya getirmek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Durugönül, sempozyumun gerçekleşmesine destek veren, kişi, kurum ve kuruluşlara teşekkür etti.
Sempozyumu gerçekleştirirken bazı problemlerle karşılaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Sera Durugönül, karşılaştıkları problemleri üç başlıkta topladı. Antik yazarların Küçük Asya’da tarım hayatının verimli olduğu yönünde bilgi verdiklerini ancak epigrafik buluntulara bakıldığında çelişki görüldüğünü vurgulayan Prof. Dr. Durugönül, “Epigrafik veriler, Küçük Asya’nın tarımının verimliliği konusunda hemfikir değiller. Buradan, inter-disipliner çalışmanın gerekliliği sonucu doğuyor. Yani arkeologların, filologlar ve eski çağ tarihçileri ile birlikte bu problemi birlikte çözmeleri gerekliliği ortaya çıkıyor.”
Diğer problemin ise; antik yazarların tarım teknolojileri ve işletmecilik konusunda Roma üzerinden bilgi verdiklerini, Küçük Asya’ya değinerek bu konuları tartışan yazarların sayısının azlığı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Sera Durugönül, Roma üzerinden gelişen verileri Küçük Asya’ya uyarladıklarını ancak bu konuda dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi.
En büyük sıkıntıyı tarihleme konusunda yaşadıklarını ifade eden Prof. Dr. Sera Durugönül, “Üretim teknolojisinin, erken ve geç dönemlerini ayırmak tipolojik bir gelişim mümkün olmadığından çok zor. Tarım teknolojilerinin verilerini Roma dönemine mi, Helenistik döneme mi yoksa geç antik döneme mi ait olduğuna dair ipuçları çok az. Belki bu sempozyumda kazı buluntuları tarihleme konusunda katkı getirebilir” diye konuştu.
Akdeniz Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. İsa Kızgut, Beydağları araştırmalarında bulunan Roma dönemi çiftlik evleri ve İn Önü yerleşimi çiftlik evleri ve işlikleri konusunda bir sunum yaptı. Yrd. Doç. Dr. Kızgut, Beydağları bölgesinde bulunan Kessener, Belen Kuleli, Kelbessos Kuleli Çiftliği ve İn Önü yerleşimi gibi pek çok yerleşimde işlikler bulunduğunu ve bu işliklerde zeytinyağı üretimi yapıldığına dair buluntular olduğunu söyledi. Yapılan kaçak kazılar ve tahribatlar nedeniyle yeterince veri sağlayamadıklarının da altını çizen Yrd. Doç. Dr. Kızgut, Ziraat Fakültesi ile yaptıkları ortak çalışmalar sonucu bölgenin antik dönemde oldukça bereketli ve sulak bir alan olduğuna, zeytin ve üzüm yetiştiriciliğine uygun olduğuna dair bilgi edindiklerini sözlerine ekledi.
Dağlık Kilikia bölgesindeki zeytinyağı atölyeleri, üretim donanımları, yerleşim düzenlemesi ve tarihleme konusunda bir sunum yapan Yrd. Doç. Dr. Ümit Aydınoğlu, bölgenin çeşitli yerleşimlerinde buldukları taş destekli baskı kollu vida presler, taşınabilir ve sabit pres yatakları, vida pres ağırlık taşları, kırma tekneleri ve tekerlek formlu kırma taşları ile sıvı toplama tanklarını fotoğraflı slaytlar eşliğinde dinleyenlere aktardı.
Atölyelerin yerleşim düzenlemesindeki yerleri hakkında da bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Ümit Aydınoğlu, bölgedeki atölyelerin yerleşimlerle içiçe olduğunu, bazılarının ise yerleşim yerlerinden uzak ama antik kentlere yakın olduğunu aktardı. Vadi kenarlarında kurulan yerleşimlerin denize yakın bölgelerinde üretim yapıldığını da hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Aydınoğlu, bu bölgelerin teraslama yapmaya daha elverişli olduğunu belirtti.
Tarihleme kriterlerinin zorluğuna da değinen Yrd. Doç. Dr. Ümit Aydınoğlu, atölyelerin içinde bulunduğu yerleşimlerdeki diğer semboller ve yapılar ile atölyeler içinde bulunan donanımların tarihleme kriterlerini geliştirmeye ışık tuttuğunu kaydetti.
“Korykos Antik Kentinde Zeytinyağı ve Şarap Üretimine Yönelik Yapılanmalar ve Bunların Yerleşim Düzenlemesi İçindeki Yeri” konulu bir sunum yapan Yrd. Doç. Dr. Ercan Aşkın ise bölgedeki doğal ve yapay tarım arazileri ile ilgili bilgi verecek.
Haber: Derya Özcan / Fotoğref: Yusuf Koldemir İçerik-İletişim : Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü - (3103 & 3112)
Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder